Kardeş kıskançlığında en büyük rol anne babaya düşüyor. Aileler kardeşler arasındaki bu duyguyu reddetmek yerine onları anlamaya çalışmalı.
Kardeş kıskançlığı, ailedeki ilk çocukların yaşadığı ve anne babaları uzun süre uğraştıran bir durumdur. Peki, kardeş kıskançlığını önlemek için ne yapmalı, anne babalara burada ne gibi görevler düşüyor? Çocuk ve Ergen Psikoloğu Özge Türk, kardeş kıskançlığı hakkında bilgi veriyor.
Karışık duygular
Kardeş kıskançlıklarının temelinde anne ve babanın ilgi ve sevgisinin bölünmesi korkusu yatmaktadır. Yeni doğan kardeş, büyük çocuk için adeta bir kumadır. Yani; anne ve babanın ilgi ve sevgisini artık yeni doğanla paylaşmak zorundadır. Çocuk, yeni doğan kardeşine karşı sevgi ve nefret arasında gidip gelir. Küçük kardeşini sevmediğini söylerse, anne-baba ve çevre tarafından ayıplanacak, eğer sevdiğini söylerse en büyük alkışı o alacaktır. O zaman alkışı almak, yani küçük kardeşi sevmek ve benimsemek için kendini zorlar.
Kriz başlıyor
Anne ve babasına da bu durumu ispatlamaya çalışır. Örneğin; taşıyamayacak olsa da kardeşini kucaklayıp taşımak için ısrar eder, ağlayınca ilk önce o koşar. Sevgisi o kadar taşmaktadır ki; küçük çocuğu eline alır, sıkıştırır ve küçük çocuk ağlamaya başlar. Anne ve baba onu bu davranışı nedeniyle azarlar. Oysa ki sadece küçük kardeşini ne kadar sevdiğini onlara ispatlamak istemiştir ama nafile... Artık anne ve babasına yaranamamaktadır. İşte o zaman kıskançlık duyguları kabarmaya başlar.
Mutlaka bilgi verin
Bir diğer önemli ve ilk başta yapılması gereken nokta yeni doğan dünyaya gelmeden evvel büyük kardeşe onunla ilgili bilgi verilmesidir. Erkek mi kız mı olacaktır? Odası nasıl olmalıdır? Tüm bunlar çocukla paylaşılmalı ve büyük çocuk doğacak olan kardeşe hazırlanmalıdır. Kardeş dünyaya geldikten sonra ise ona kardeşi ile ilgili ufak sorumluluklar vermek, onun kendini işe yarar hissetmesini sağlar.
Takım ruhu yaratın
Her iki çocuğu alarak birlikte oyunlar oynamak, hep birlikte bir yerlere gitmek kardeşlerin takım ruhunu hissetmelerini sağlar. Bu şekilde rekabet azalır. Çocukların ayrı ayrı bireysel özellikleri tanınmalı, kendilerini en iyi şekilde ifade edebilecekleri ve zevk alacakları aktivitelere yönlendirilmelidir. Daha sonra bunları birbirlerine anlatmaktan keyif alacaklardır. Kıskançlık doğal bir duygudur. Anne ve babanın kardeşler arasındaki bu duyguyu reddetmek yerine kabullenip, onları anlamaya çalışması çocukları rahatlatır ve güven duymalarını sağlar.
Onları kıyaslamayın
Öncelikle her iki kardeş arasında kıyaslama yapmamak gerekir. Her çocuk farklı özelliklerde, farklı yeteneklerde, farklı bireylerdir. Bazen ebeveynler çocukları aralarında paylaşırlar. Örneğin; anne yeni doğanla, baba büyük çocukla ilgilenir. Bu tutum da doğru değildir. Çünkü diğer çocuk artık anne ve babasının onu sevmediğini ve ilgilenmediğini düşünebilir. Sevgi, ortak ve paylaşılabilen bir duygudur ve her iki ebeveyn de her iki çocukla ilgilenebilmelidir.
Kaynak: Güneş
Kardeş kıskançlığı, ailedeki ilk çocukların yaşadığı ve anne babaları uzun süre uğraştıran bir durumdur. Peki, kardeş kıskançlığını önlemek için ne yapmalı, anne babalara burada ne gibi görevler düşüyor? Çocuk ve Ergen Psikoloğu Özge Türk, kardeş kıskançlığı hakkında bilgi veriyor.
Karışık duygular
Kardeş kıskançlıklarının temelinde anne ve babanın ilgi ve sevgisinin bölünmesi korkusu yatmaktadır. Yeni doğan kardeş, büyük çocuk için adeta bir kumadır. Yani; anne ve babanın ilgi ve sevgisini artık yeni doğanla paylaşmak zorundadır. Çocuk, yeni doğan kardeşine karşı sevgi ve nefret arasında gidip gelir. Küçük kardeşini sevmediğini söylerse, anne-baba ve çevre tarafından ayıplanacak, eğer sevdiğini söylerse en büyük alkışı o alacaktır. O zaman alkışı almak, yani küçük kardeşi sevmek ve benimsemek için kendini zorlar.
Kriz başlıyor
Anne ve babasına da bu durumu ispatlamaya çalışır. Örneğin; taşıyamayacak olsa da kardeşini kucaklayıp taşımak için ısrar eder, ağlayınca ilk önce o koşar. Sevgisi o kadar taşmaktadır ki; küçük çocuğu eline alır, sıkıştırır ve küçük çocuk ağlamaya başlar. Anne ve baba onu bu davranışı nedeniyle azarlar. Oysa ki sadece küçük kardeşini ne kadar sevdiğini onlara ispatlamak istemiştir ama nafile... Artık anne ve babasına yaranamamaktadır. İşte o zaman kıskançlık duyguları kabarmaya başlar.
Mutlaka bilgi verin
Bir diğer önemli ve ilk başta yapılması gereken nokta yeni doğan dünyaya gelmeden evvel büyük kardeşe onunla ilgili bilgi verilmesidir. Erkek mi kız mı olacaktır? Odası nasıl olmalıdır? Tüm bunlar çocukla paylaşılmalı ve büyük çocuk doğacak olan kardeşe hazırlanmalıdır. Kardeş dünyaya geldikten sonra ise ona kardeşi ile ilgili ufak sorumluluklar vermek, onun kendini işe yarar hissetmesini sağlar.
Takım ruhu yaratın
Her iki çocuğu alarak birlikte oyunlar oynamak, hep birlikte bir yerlere gitmek kardeşlerin takım ruhunu hissetmelerini sağlar. Bu şekilde rekabet azalır. Çocukların ayrı ayrı bireysel özellikleri tanınmalı, kendilerini en iyi şekilde ifade edebilecekleri ve zevk alacakları aktivitelere yönlendirilmelidir. Daha sonra bunları birbirlerine anlatmaktan keyif alacaklardır. Kıskançlık doğal bir duygudur. Anne ve babanın kardeşler arasındaki bu duyguyu reddetmek yerine kabullenip, onları anlamaya çalışması çocukları rahatlatır ve güven duymalarını sağlar.
Onları kıyaslamayın
Öncelikle her iki kardeş arasında kıyaslama yapmamak gerekir. Her çocuk farklı özelliklerde, farklı yeteneklerde, farklı bireylerdir. Bazen ebeveynler çocukları aralarında paylaşırlar. Örneğin; anne yeni doğanla, baba büyük çocukla ilgilenir. Bu tutum da doğru değildir. Çünkü diğer çocuk artık anne ve babasının onu sevmediğini ve ilgilenmediğini düşünebilir. Sevgi, ortak ve paylaşılabilen bir duygudur ve her iki ebeveyn de her iki çocukla ilgilenebilmelidir.
Kaynak: Güneş
Yorumlar